What time is your plane scheduled to leave?
- Senin uçağının saat kaçta kalkması planlanmıştır.
What time is your plane scheduled to take off?
- Senin uçağın saat kaçta kalkması planlanmıştır?
The training session is scheduled to begin at 4 p.m.
- Eğitim oturumunun 16:00'da başlaması planlandı.
What time is your plane scheduled to leave?
- Senin uçağının saat kaçta kalkması planlanmıştır.
Things didn't go as planned.
- İşler planlandığı gibi gitmedi.
Tom asked Mary whether she planned to swim or not.
- Tom Mary'ye yüzmeyi planlayıp planlamadığını sordu.
Things didn't go as planned.
- İşler planlandığı gibi gitmedi.
You must accommodate your plans to mine.
- Sen planlarını benimkine uydurmalısın.
Tom intended to tell Mary everything.
- Tom Mary'ye her şeyi söylemeyi planladı.
Things did not go as intended.
- İşler planlandığı gibi gitmedi.
Tom said that he thought Mary knew what time John was planning to start cooking.
- Tom, John'un ne zaman aşçılığa başlamayı planladığını Mary'nin bildiğini düşündüğünü söyledi.
As God as my witness Tom, I didn't tell her about the surprise party you're planning.
- Tanrı şahidimdir ki Tom, planladığın sürpriz partiden ona bahsetmedim.