Men wore hats back then.
- O zamanlar erkekler şapka takardı.
Art was then at its best.
- O zamanlar sanat zirvedeydi.
There were not many women doctors in those days.
- O zamanlar çok kadın doktor yoktu.
Her feet were bare, as was the custom in those days.
- O zamanlar âdet olduğu üzere, yalınayaktı.
It's supposed to rain tomorrow night, so let's leave our umbrellas until then.
- Yarın gece yağmur bekleniyor,öyleyse o zamana kadar şemsiyelerimizi bırakalım.
Since then, a great deal of change has occurred in Japan.
- O zamandan beri, Japonya'da büyük bir değişim oldu.
I was off duty at the time.
- Ben o zaman görevde değildim.
Tom claimed that he was working at the time.
- Tom o zamanda çalıştığını iddia etti.
By that time I'll have already left.
- O zamana kadar çoktan ayrılmış olacağım.
If only you had told me the whole story at that time!
- Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın!
If only you had told me the whole story at that time!
- Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın!
Few roads existed in North America at that time.
- O zaman Kuzey Amerika'da birkaç tane yol vardı.
I'll be back by then.
- O zamana kadar döneceğim.
Can you finish by then?
- O zamana kadar bitirebilir misin?