Sınırlı kaynaklarımız var.
- We have limited resources.
Şehirlerde, hız saatte 50 km ile sınırlıdır.
- In towns, speed is limited to 50 km/h.
Sami ve Leyla'nın karşılaşmaları işyerleri ile sınırlıydı.
- Sami and Layla's encounters were limited to their workplace.
Sınıftaki öğrenci sayısı on beşle sınırlı.
- The number of students in the class is limited to fifteen.
Özgürlüklerimiz sınırlanıyor.
- Our freedoms are being limited.
Şu çocuklar sözlü becerilerini sınırladı.
- Those children have limited verbal skills.
... to accept as objects of our sympathy was far more limited than it was today. Here’s ...
... to manipulate objects, is much more limited. ...