limit, regulate, constrict, curb

listen to the pronunciation of limit, regulate, constrict, curb
Englisch - Türkisch

Definition von limit, regulate, constrict, curb im Englisch Türkisch wörterbuch

restrict
sınırlamak
restrict
{f} kısıtlamak
restrict
restrictivekısıtlayıcı
restrict
sınırla

Sınırlayıcı uygulamalar sanayiler için zararlı olabilir. - Restrictive practices can be damaging for industries.

Giriş 18 yaş üstü olanlara sınırlandırılmıştır. - Entrance is restricted to those above 18.

restrict
kısıtla

Eski kısıtlamayı kaldırmaya karar verdiler. - They decided to abolish the old restriction.

Bu yeni kanunun, özgürlüğünü kısıtlayacağını hissediyor. - He feels this new law will restrict his freedom.

restrict
sınırlandırma
restrict
kayıtlamak
restrict
sınırlandırmak
restrict
daraltmak
restrict
kısltlamak
restrict
{f} sınırlama getirmek
restrict
bağlamak
restrict
(fiil) sınırlamak, kısıtlamak, tahdit etmek, sınırlama getirmek
restrict
bağlayıcı
restrict
sınırlayıcı

Sınırlayıcı uygulamalar sanayiler için zararlı olabilir. - Restrictive practices can be damaging for industries.

restrict
elini bağlamak
Englisch - Englisch
{f} restrict
limit, regulate, constrict, curb
Favoriten