Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Bilgili bir kişiyi dinlemek harika.
- It's marvellous to listen to a learned person.
Bilgili insanlar cahil insanları küçümseme eğilimindedir.
- The learned are apt to despise the ignorant.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.
Fransızca öğrenmek istiyorum.
- I want to learn French.
Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk.
- We learned as much as possible about their culture before visiting them.
Bilgili insanlar cahil insanları küçümseme eğilimindedir.
- The learned are apt to despise the ignorant.
Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.
- What is learned in the cradle is carried to the tomb.
Zorbalık öğrenilmiş bir davranıştır.
- Bullying is a learned behavior.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.
On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.
- I learned to play guitar when I was ten years old.
Sonunda,gerçeği öğrendik.
- Finally we have learned the truth.
Şiiri ezberlemek zorunda kaldık.
- We had to learn the poem by heart.
Şiiri ezberlemek bir saatimi aldı.
- It took me an hour to learn the poem by heart.
Learn how to do it better!.
That'll learn him to bust my tomater.
My learned friend (a formal, courteous description of a lawyer).
Everyday behavior is an overlay of learned behavior over instinct.