There might be casualties.
- Can kayıpları olabilir.
After a battle casualties are usually heavy.
- Bir savaştan sonra kayıplar genellikle ağırdır.
On July 8, an American C-47 crashed into a mountain west of Wiesbaden, killing everyone on board, the mission's first casualties.
His death is a great loss.
- Onun ölümü büyük bir kayıptır.
People suffered heavy losses in the eruptions.
- İnsanlar patlamalarda ağır kayıplara maruz kaldılar.
Between sobs, that lost girl said her name.
- O, kayıp kız hıçkırıklar arasında adını söyledi.
Where is the nearest lost and found?
- En yakın kayıp eşya bürosu nerede?
Have you reported that your father is missing?
- Babanın kayıp olduğunu bildirdin mi?
A ring and some cash are missing.
- Bir yüzük ve biraz nakit kayıpi
All my books are gone.
- Tüm kitaplarım kayıp.
Tom has been gone since yesterday.
- Tom dünden beri kayıp.
A lost dog strayed into our neighborhood yesterday.
- Kayıp bir köpek dün bizim çevreye girdi.
A possible side effect of the contraceptive pill is a loss of sex drive.
- Doğum kontrol haplarının olası bir yan etkisi, cinsel dürtüdeki kayıptır.
There have been no reports of casualties.
- Hiç kayıp raporu yoktu.
There might be casualties.
- Can kayıpları olabilir.
They all sought for the lost child.
- Onların hepsi kayıp çocuğu aradı.
I found the lost ball in the park.
- Kayıp topu parkta buldum.