kaldır

listen to the pronunciation of kaldır
Türkisch - Englisch
uninstall
cock up
{f} removed

She removed the dishes from the table. - Bulaşıkları masadan kaldırdı.

She removed the papers from the desk. - Kağıtları masadan kaldırdı.

deinstall
(Bilgisayar) dismount
(Bilgisayar) remove

First, remove the burrs. - Önce çapakları kaldırın.

We removed the old furniture. - Eski mobilyayı kaldırdık.

(Bilgisayar) unmount
{f} lift

I forgot to lift the receiver before dialing the number. - Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum.

Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift? - Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?

raise up
{f} lifting

When you're about to have exams, lifting weights really does relieve stress, and it's also good for your mind and body. - Sınavlarınız olduğu zaman, ağırlık kaldırmak gerçekten stresi azaltır, ve bu zihniniz ve bedeniniz için de iyidir.

Tom is lifting weights. - Tom ağırlık kaldırıyor.

{f} cock
hoick
uncheck
upheave
(Biyoloji) erect
raiseup
hoicks
unchecked
dil kaldır
(Bilgisayar) remove language
olayları kaldır
(Bilgisayar) remove events
yasak kaldır
(Bilgisayar) unban
eklenti kaldır
(Bilgisayar) remove snap-in
grup kaldır
(Bilgisayar) remove group
kesim noktası ekle kaldır
(Bilgisayar) toggle breakpoint
office kur ve kaldır
(Bilgisayar) office setup and uninstall
onayı kaldır
uncheck
sekme duraklarını kaldır
(Bilgisayar) clear tab stops