isyancılar

listen to the pronunciation of isyancılar
Türkisch - Englisch
rebels
third-person singular of rebel
plural of rebel
isyan
insurrection
isyancı
{s} rebellious
isyan
riot

The riot spread across the city. - İsyan şehirde yayıldı.

The rioters beat him badly. - İsyancılar onu kötü yendi.

isyan
{i} rebellion

John Brown's rebellion was crushed. - John Brown'ın isyanı bastırıldı.

He put down the rebellion in India. - Hindistan'da isyanı bastırdı.

isyancı
rebel

All rebels were already dead. - Tüm isyancılar zaten ölmüştü.

Tom was cornered by a group of rebels. - Tom bir grup isyancı tarafından köşeye sıkıştırıldı.

isyan
revolt

The gentleman was killed by a slave in revolt. - Soylu erkek isyanda bir köle tarafından öldürüldü.

The Maccabean revolt was started by Matityahu HaKohen. - Maccabi isyanı Matityahu Hakohen tarafından başlatıldı.

isyan
uprising

The uprising was brutally suppressed. - İsyan çok sert bir biçimde bastırıldı.

isyan
mutiny

A mutiny on my ship? It's completely impossible. - Benim gemimde bir isyan mı? Bu tamamen imkansız.

isyan
outbreak
isyan
sedition
isyan
(Askeri) munity
isyan
insurgent

About thirty insurgents were killed. - Yaklaşık otuz isyancı öldürüldü.

isyan
rising
isyancı
insurrectional
isyancı
mutineer
isyancı
insurrectionary
isyan
rebellion, revolt, mutiny, riot, rising, uprising, insurrection
isyan
insurgence
isyan
insurgency
isyan
contumacy
isyan
risinq
isyancı
insurgent

About thirty insurgents were killed. - Yaklaşık otuz isyancı öldürüldü.

isyancı
mutinous
isyancı
insurrectionist
isyancı
rebel, mutineer; rebellious
isyancı
rioter

A few rioters were seriously injured. - Birkaç isyancı ciddi biçimde yaralandı.

The rioters threw cobblestones. - İsyancılar kaldırım taşlarını fırlattı.

Türkisch - Türkisch

Definition von isyancılar im Türkisch Türkisch wörterbuch

isyan
Bir düzene veya emre boyun eğmeme, uymama, itaat etmeme
isyan
(Osmanlı Dönemi) baş kaldırmak, söz dinlememek, ayaklanmak
isyan
Herhangi bir amaçla kurulu düzene veya devlet güçlerine karşı gelme, baş kaldırma, ayaklanma
isyan
Bir düzene veya emre boyun eğmeme, uymama, itaat etmeme: "Bu kız beni ilk defa çevreme karşı isyandan, her şeye ibrazdan kurtardı."- H. E. Adıvar
isyan
Ayaklanma
isyancı
Baş kaldırıcı (kimse), asi
İSYAN
(Osmanlı Dönemi) İtaatsizlik. Emre karşı gelmek. Ayaklanmak
İsyan
(Osmanlı Dönemi) MUBİK