Genç çift, eğlenmek için Kyoto'ya gitti.
- The young couple went to Kyoto for fun.
Tom'un eğlenmediği izlenimini aldım.
- I got the impression Tom wasn't having any fun.
Parkta oynamak eğlenceliydi.
- It was fun playing in the park.
Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
- Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
O, komik bir hikaye ile bizi neşelendirdi.
- He amused us with a funny story.
Motosiklete binmek eğlencelidir.
- It's fun to ride a motorcycle.
Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
- Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
Çin'de önce soyadımızı sonra adımızı koyarız.
- In China, we put our family name first, then our name.
Sadece soyadınızı büyük harflerle yazın.
- Write only your family name in capitals.
Aile adın nasıl yazılır?
- How is your family name written?
Watanabe benim aile adımdır.
- Watanabe is my family name.
Tom'la alay etmemelisin.
- You shouldn't make fun of Tom.
Yabancılarla alay etme.
- Don't make fun of foreigners.
Bu şaka/fıkra komik değildi.
- That joke wasn't funny.
Belden aşağı şakalar yapman terbiyesizlik.
- It is impudent of you to make fun of adults.