Android uygulamaların gelişmesi bugünden itibaren mümkündür.
 - The development of applications for Android is possible from today.
O, bugünden itibaren bir hafta sonra geri dönecek, yani, 10 Aralıkta.
 - He will be back a week from today, that is, on December 10.
Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
 - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.
Denizden gelen rüzgarlar nemlidir.
 - Winds from the sea are humid.
Sophie bilinmeyen bir gönderenden gelen bir başka mektup almak için can atıyordu.
 - Sophie had been looking forward to getting another letter from the unknown sender.
O bunu başlangıçtan beri biliyordu.
 - She knew it from the start.
Tom başlangıçtan beri haklıydı.
 - Tom was right from the beginning.
Allah tarafından gönderilen bir adam geldi; onun adı Yahya'ydı.
 - There came a man who was sent from God; his name was John.
Göl buradan uzun bir mesafedir.
 - The lake is a long way from here.
Sanırım birkaç gün buradan uzaklaşmalıyız.
 - I think we should get away from here for a few days.
Arabam lüks değil ama beni A noktasından B noktasına götürüyor.
 - My car isn't fancy, but it gets me from point A to point B.
Birçok öğrenci soğuk algınlığından dolayı okula gelmedi.
 - Several students were absent from school because of colds.
Biz yağmurdan dolayı bir ağacın altında sığındık.
 - We took shelter from the rain under a tree.
Dan'ın paraya ihtiyacı vardı ve babasından ekonomik destek istedi.
 - Dan needed money and sought financial relief from his father.
Dan Linda'yı sorundan kurtarmak istedi.
 - Dan wanted to save Linda from trouble.
Yeni Zelanda'dan geri döndüğünden beri Rick'i görmedim.
 - I haven't seen Rick since he returned from New Zealand.
Tom, onun çocukluğundan beri, bir polis olmayı istediğini biliyordu.
 - From the time he was a small boy, Tom knew that he wanted to be a policeman.
Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
 - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.
Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
 - Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
Uzun süredir ondan ilk kez bir çağrı aldım.
 - I had a call from her for the first time in a long time.
Bu bir müşteriden hediye kabul ettiğim ilk an.
 - This is the first time I've ever accepted a gift from a customer.
Hastalık nedeniyle okulda yoktum.
 - I was absent from school because of illness.
O, hasta olması nedeniyle okulda yoktu.
 - He was absent from school because he was sick.
Ve onu kimden öğrendiniz?
 - And who did you learn that from?
Ve onu kimden öğrendin?
 - And who did you learn that from?
Tom benim yerimden uzakta olmayan bir apartmanda yaşıyor.
 - Tom lives in an apartment not far from my place.
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
 - You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
Modern arabalar birçok yönden eski olanlardan farklıdır.
 - Modern cars differ from the early ones in many ways.
O hâlâ zaman zaman romanlar yazar fakat eskisi kadar sık değil.
 - He still writes novels from time to time, but not as often as he used to.
Linda, babasının ani hastalığı yüzünden üniversiteden geri çağrıldı.
 - Linda was called back from college by her father's sudden illness.
O, iki yanlış başlama yüzünden yarıştan diskalifiye edildi.
 - She was disqualified from the race for two false starts.
He knows right from wrong.
Face away from the wall.
I have just returned from the post office.
 - I've just returned from the post office.
Muriel is living poorly off of her part-time job.
 - Muriel is making a poor living from her part-time job.