faktisch

listen to the pronunciation of faktisch
Deutsch - Türkisch
fiili, edimsel
Englisch - Türkisch

Definition von faktisch im Englisch Türkisch wörterbuch

actual
gerçek

Bilgisayarlar gerçekten edebi eserleri çevirebilir mi? - Can computers actually translate literary works?

Tom gerçekten bir hayalet gördüğünü söylüyor. - Tom says he has actually seen a ghost.

actual
{s} fiili
actual
{s} aktüel
actual
asıl
actual
{s} güncel
actual
{s} mevcut
actual
{s} şimdiki
actually
doğrusu
actual
doğru

Tom'un söylediği gerçekten doğru. - What Tom said is actually true.

Bunun doğru olduğunu gerçekten düşünüyor musun? - Do you actually think that's true?

actual
aslı

O genç görünüyor, ama o aslında senden daha yaşlıdır. - She looks young, but she's actually older than you are.

Ve aslında bu projenin herkese ihtiyacı var. - And actually, this project needs everyone.

actual
eylemsel
actually
aslına bakılırsa

Ben aslına bakılırsa asla burada daha önce olmadım. - I've never actually been here before.

Birçok insan tembeldir. Aslına bakılırsa ben de tembelim. - A lot of people are lazy. Actually, I'm lazy too.

actual
asli
actual
hakiki