You shouldn't say that kind of thing when children are around.
- Çocuklar etraftayken o tür şey söylememelisin.
A crowd gathered around.
- Etrafta bir kalabalık toplandı.
The moon circles the earth.
- Ay, Dünya'nın etrafında döner.
Tom circled the block looking for a place to park.
- Tom blokun etrafını dolaştı ve park etmek için bir yer buldu.
I saw them surrounding him.
- Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.
The English language surrounds us like a sea.
- İngiliz dili bir deniz gibi etrafımızı sarıyor.