drinnen

listen to the pronunciation of drinnen
Deutsch - Türkisch
içinde
{'drinın} içeride, içinde
(Gramer) içeri
'drinın içeride, içinde
kapalı mekan
Englisch - Türkisch

Definition von drinnen im Englisch Türkisch wörterbuch

inside
{i} iç taraf

Kapının tam iç tarafında bir köpek buldum. - I found a dog just inside the gate.

indoors
içeri

Ben içeride kalmayı tercih ederim. - I prefer to stay indoors.

İçeride ayakkabı giyer misin? - Do you wear shoes indoors?

inside
içindeki

Evin içindeki herkesi almaya çalışman gerekiyor. - We need to try to get everybody inside the house.

Kutunun içindeki neydi? - What was inside the box?

indoors
ev içinde
inside
içerisinde

Tom evinin içerisinde kim olduğunu biliyordu. - Tom knew who was inside his house.

Mağaranın içerisindeki bütün bu insanları alın. - Get all these people inside the cave.

indoors
içeriye
indoors
z. içeride; içeri, içeriye: Stay indoors! İçeride kal! She went indoors. İçeri gitti
indoors
ev içine
indoors
eve

Böyle güzel bir günde kim eve kapatılmak ister? - Who wants to be cooped up indoors on a nice day like this?

indoors
evde

Yağmur yağdığı için evde kaldım. - I stayed indoors because it rained.

Dışarı çıkmayı evde kalmaya tercih ederim. - I'd rather go out than stay indoors.

indoors
kapalı yerde/kapalı yere
inside
gizli

Mary bir pasta içinde ceza evine bir demir testeresi bıçağını gizlice sokmaya çalıştı. - Mary tried to smuggle a hacksaw blade into the prison inside a cake.

inside
kodeste
inside
içeriye/içerde
inside
sayfanın iç kısımlarında