Rehineler yarın serbest bırakılmış olacak.
- The hostages will be released tomorrow.
Kapı kilitli değildi.
- The door was unlocked.
Tutuklu erkenden serbest bırakılmasını istedi.
- The prisoner asked to be released early.
Teröristler rehineleri serbest bıraktı.
- The terrorists released the hostages.
Mary yıllarca Tom'un hapisaneden çıkmasını bekledi ve sonunda o serbest bırakıldığında çok mutlu oldu.
- Mary waited years for Tom to get out of prison and was very happy when he finally got released.
Tom hastaneden serbest bırakıldı, ama ateşli silah yarası hâlâ iyileşiyordu.
- Tom had been released from the hospital, but he was still recovering from the gunshot wound.
Asla evimi açık bırakmam.
- I never leave my house unlocked.
Kapıyı açık bıraktım.
- I left the door unlocked.
Sami kapısını kilitlenmemiş bıraktı.
- Sami left his door unlocked.
Onu kilitsiz bıraktığı için onun bisikleti çalındı.
- His bicycle was stolen because he left it unlocked.
Tom yatak odasını kilitsiz buldu.
- Tom found his bedroom unlocked.