Englisch - Türkisch
Definition von completed; effected; established; as, an accomplished fact im Englisch Türkisch wörterbuch
- accomplished
- {s} başarılmış
- accomplished
- hünerli
- accomplished
- işini iyi bilen
- accomplished
- tamamlanan
- accomplished
- başarıyla sonlandırılmış
- accomplished
- {f} başar
Ben böyle bir görevi başarmanın gururunu duyuyorum.
-I am proud of having accomplished such a task.
Yapmaya kalkıştığımız her şeyi başardık.
-We've accomplished everything we set out to do.
- accomplished
- becerikli
- accomplished
- {s} yapılmış
- accomplished
- {s} kusursuz
- accomplished
- (Tekstil) yerini almak
- accomplished
- {s} mükemmel
- accomplished
- {s} başarılı
O başarılı bir sanatçı.
-She's an accomplished artist.
O başarılı bir sanatçı.
-He's an accomplished artist.
- accomplished
- {s} işini iyi bilen, usta
- accomplished
- {s} tam
Operasyonun ilk aşaması tamamlandı.
-The first stage of the operation has been accomplished.
Onlar misyonlarını tamamladılar.
-They accomplished their mission.
- accomplished
- usta/başarılmış
- accomplished
- {s} sosyetenin görgü kurallarını ustalıkla uygulayabilen
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von completed; effected; established; as, an accomplished fact im Englisch Englisch wörterbuch
- accomplished
completed; effected; established; as, an accomplished fact
Silbentrennung
completed; effected; established; as, an ac·com·plished factAussprache
Resimler
Favoriten