Ona okumak için komik bir kitap verdim.
- I gave her a comic book to read.
Oyundaki komik sahneler abartılıydı.
- The comic scenes in the play were overdone.
Bu komedi filmini onun kız kardeşinden ödünç aldım.
- I borrowed this comic from his sister.
Bu komedi filmini onun kız kardeşinden ödünç aldım.
- I borrowed this comic from his sister.
Tom her zaman çizgi roman okuyor.
- Tom is always reading comics.
Öğrenciler televizyon ve çizgi roman yüzünden, çok kitap okumazlar.
- Students don't read many books because of TV and comics.
Yeni karikatürler çok fazla şiddet ve cinsel sahneye sahip.
- Recent comics have too many violent and sexual scenes.
It was a comical performance.
What a comical error!.
The tutor cruelly excelled in comical scoldings.
Carrot Top is a well-know prop comic; he often comes on stage with a huge box of odd objects.