bis dahin

listen to the pronunciation of bis dahin
Deutsch - Türkisch
zamana kadar
Englisch - Türkisch

Definition von bis dahin im Englisch Türkisch wörterbuch

earlier
daha evvel

Toplantıyı bir saat daha evvel başlatmamızı önerebilir miyim? - Might I suggest that we start the meeting an hour earlier?

Bana daha evvel söylemeliydin. - You should've told me earlier.

formerly
önceden
formerly
eskiden

O eskiden bir banka memuruydu. - She was formerly a bank clerk.

Eskiden bu kent güzeldi. - Formerly, this city was beautiful.

by then
O zamana kadar

Tom o zamana kadar geri dönebilir. - Tom may be back by then.

O zamana kadar döneceğim. - I'll be back by then.

earlier
erken

O yorgun olduğunu söyledi ve eve erken gitmek istemesinin nedeni budur. - He said that he was tired and that is why he'd like to go home earlier.

Sana buraya daha erken gelmemiz gerektiğini söyledim. Şimdi oturmak için hiç yer kalmadı. - I told you we should've gotten here earlier. Now there aren't any places left to sit.

earlier
daha erken

Üzgünüm, mektubuna daha erken cevap vermedim. - Sorry I haven't replied to your letter earlier.

Eğer biraz daha erken gelseydin, onunla karşılaşabilirdin. - Had you come a little earlier, you could have met her.

formerly
Eskiden, önceden, vaktiyle, evvelce
by then
o zaman

O zamana kadar döneceğim. - I'll be back by then.

O zamana nalları dikmiş olurum. - I'll be six feet under by then.

earlier
sabık
earlier
eski

Eskisinden biraz daha erken geldi. - He came a little earlier than he used to.

Tom şimdi eskisinden çok daha erken kalkmak zorunda. - Tom now has to get up much earlier than he used to.

earlier
(zarf) daha evvel
formerly
vaktiyle
formerly
z. eskiden
hitherto
z. şimdiye kadar, şimdiye dek
hitherto
bugüne kadar
hitherto
bu zamana kadar