anfassen

listen to the pronunciation of anfassen
Deutsch - Türkisch
ellemek, dokunmak; ele almak, tutmak; yardım etmek
{'anfal} r hek. nöbet, kriz
v. 'anfasın 1. el sürmek 2. dokunmak, ellemek; tutmak
el sürmek

Relevante Übersetzungen

anfassen,
{'anfasın} dokunmak, ellemek; tutmak
Englisch - Türkisch

Definition von anfassen im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

touch
{f} dokunmak

Bu yılan dokunmak için güvenli midir? - Is this snake safe to touch?

Tom Mary'ye dokunmak için uzandı. - Tom reached out to touch Mary.

touch
tesir etmek
touch
aldatmak
touch
{i} az bir derece/miktar: He has a touch of fever. Azıcık ateşi var. There's a touch a sore spot/point hassas bir konuya/noktaya dokunmak
touch
{f} incitmek
touch
{f} yetmek
touch
{f} teğet geçmek
touch
elleme
touch
az bir derece/miktar
touch
kıyaslanmak
touch
elini sürmek
touch
eline su dökmek
touch
taç
touch
kullanmak
to take hold of
ele almak
touch
bahsetmek
touch
(Tıp) Tuşe
touch
sözünü etmek
touch
çalmak
touch
{i} temas

Bu konuyla ilgili seninle tekrar temasa geçeceğim. - I will get in touch with you again about this matter.

Mümkün olduğunca kısa sürede onunla temas edeceğim. - I will get in touch with him as soon as possible.

Deutsch - Englisch
to touch something
to handle
to catch hold of
to take hold of
to tackle (a problem)
touch

Relevante Übersetzungen

Nicht anfassen!
Don't touch!
Sowas wie Dich würd' ich nicht mal mit 'ner Kneifzange anfassen.
I wouldn't touch you with a barge pole
Stars zum Anfassen
stars at your fingertips
Wissenschaft zum Anfassen
science at your fingertips
eine Aufgabe anfassen
to approach a task
etw. abgreifen (durch häufiges Anfassen)
to wear something by handling
jdn. mit Samthandschuhen/Glacéhandschuhen anfassen
to handle/treat somebody with kid gloves
mit anfassen
to lend/give a hand (with something)
zum Anfassen
at your fingertips