adulterated; not pure; not genuine

listen to the pronunciation of adulterated; not pure; not genuine
Englisch - Türkisch

Definition von adulterated; not pure; not genuine im Englisch Türkisch wörterbuch

sophisticate
aydınlaştırmak
sophisticate
teferruatlı
sophisticate
karmaşık

Sanırım bu ondan biraz daha karmaşık. - I think it's a little more sophisticated than that.

Modern finans giderek karmaşık ve sofistike hale geliyor. - Modern finance is becoming increasingly complicated and sophisticated.

sophisticate
ileri
sophisticate
hile ve safsata karıştırmak
sophisticate
(fiil) saflığını bozmak, hayat tecrübesi kazandırmak, kaşarlanmak, pişmek, tecrübe kazanmak, safsata karıştırmak
sophisticate
{f} kaşarlanmak
sophisticate
(Tıp) Bir madde içine, saflığını bozulmak üzere diğer bir madde ilave etmek, başka madde karıştırmak
sophisticate
{i} hayat adamı
sophisticate
(isim) hayat adamı, kaşarlanmış kimse, entellektüel, bilgili kimse, bilge
sophisticate
bilmiş

Ton son derece çok bilmiş. - Tom is extremely sophisticated.

sophisticate
hile ve safsata öğreterek ahlâkını bozmak
sophisticate
{f} saflığını bozmak
sophisticate
tecrübelendirmek
sophisticate
{f} tecrübe kazanmak
sophisticate
masumluğunu kaybettirmek
sophisticate
{i} kaşarlanmış kimse
sophisticate
kültürlü
sophisticate
{f} hayat tecrübesi kazandırmak
sophisticate
{i} entelektüel
Englisch - Englisch
sophisticated
sophisticate
adulterated; not pure; not genuine
Favoriten