Kanepedeki minderler koltuklardakilerle eşleşmiyor.
- The cushions on the sofa don't match those on the armchairs.
Dört kollu adam bankayı soydu ve 4 milyon dolar ile kaçtı.
- Four armed men held up the bank and escaped with $4 million.
Tom ısıölçeri kolunun altına koydu.
- Tom put the thermometer under his arm.
Tom yakın yatmıştı, kolunu Mary'nin etrafına koymuştu.
- Tom snuggled in close, putting his arm around Mary.
Gemilerini silahlandırmak için izin istediler.
- They asked for permission to arm their ships.
Ordu cephaneliğini düşmana bıraktı.
- The army surrendered its arsenal to the enemy.
Bebek annesinin kucağında uykuya dalmıştı.
- The baby was sound asleep in her mother's arms.
Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
- The troops had plenty of arms.
Silah ihracatı yasaklandı.
- The export of arms was prohibited.
Gemilerini silahlandırmak için izin istediler.
- They asked for permission to arm their ships.