Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a state of separation, inclosure, particulars

listen to the pronunciation of a state of separation, inclosure, particulars
Englisch - Türkisch

Definition von a state of separation, inclosure, particulars im Englisch Türkisch wörterbuch

several
(İnşaat) birkaç

Resmin tahmini değeri birkaç milyon dolar. - The value of the painting was estimated at several million dollars.

Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi. - Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.

several
{s} birbirinden farklı
several
{s} değişik

Kelimenin değişik anlamları vardır. - The word has several meanings.

several
{s} farklı

Tom farklı olasılıkları düşünüyor. - Tom is considering several possibilities.

Senin ve onun arasında birkaç önemli farklılık var. - There are several important differences between you and him.

several
sürüsüne bereket
several
(Kanun) bağımsız
several
bazısı
several
ayrı ayrı
several
kendi

Ben de aynı şeyi birkaç kez kendim yaptım. - I've also done the same thing several times myself.

John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı. - John helped himself to several pieces of pie without asking.

several
çeşitli

Çeşitli vesilelerle onunla karşılaştım. - I've met him on several occasions.

Bando çeşitli marşlar çaldı. - The band played several marches.

several
bir kaçı
several
kimi
several
birtakım

Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir. - In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.

several
severally birer birer
several
{s} bir takım

Son fırtınada bir takım evler hasar gördü. - Several houses were damaged in the last storm.

Bir takım hataların birleşimi kazaya neden oldu. - A combination of several mistakes led to the accident.

several
tek

Tom yıllarca tek başına yaşadı. - Tom lived alone for several years.

O, bu öğüdü toplantı boyunca birkaç defa daha tekrarladı. - He reiterated this advice several more times during the meeting.

several
{s} ayrı, tek
Englisch - Englisch
{n} several
a state of separation, inclosure, particulars
Favoriten