Select Keyboard: Türkçe ▾ X
  | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
 
 
 
 
  | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Sami bütün varlıklarını geride bıraktı.
 - Sami left all of his possessions behind.
Başkaları ile hoşnutsuzluk içinde yaşamaktansa dünya malından vazgeçmek daha iyi.
 - Better to give up possessions than to live in discontent with others.
Mutluluk sadece birçok mala sahip olmak değildir.
 - Happiness isn't merely having many possessions.