daha sonra

listen to the pronunciation of daha sonra
Türkçe - İngilizce
afterwards

If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage. - Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.

I'll explain afterwards. - Daha sonra açıklayacağım.

subsequently

Tom was subsequently arrested. - Tom daha sonra tutuklandı.

Sami was subsequently murdered. - Sami daha sonra öldürüldü.

1. later; after. 2. afterwards
later

Let me call you back later, OK? - Seni daha sonra tekrar arayayım,tamam mı?

You walk on and I will catch up with you later. - Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.

next

Tom sat at the bottom of the stairs wondering what he should do next. - Tom daha sonra ne yapması gerektiğini merak ederek merdivenlerin alt kısmında oturdu.

I am uncertain when he will come next. - Ben onun daha sonra ne zaman geleceğini bilmiyorum.

then

Then I'll come again later. - Öyleyse daha sonra tekrar geleceğim.

I'll tell him so then. - Ben ona daha sonra söylerim.

thereafter
then by
subsequent to
after

After that he began to enjoy life again and gradually recovered. - Daha sonra hayattan yeniden zevk almaya başladı ve gitgide iyileşti.

If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage. - Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.

afterward

Keep your eyes wide open before marriage, half shut afterwards. - Evlenmeden önce gözlerinizi tam açın, daha sonra yarı kapatın.

Violence increased soon afterward. - Şiddet daha sonra arttı.

later, afterwards, later on, then
by and by
later on

I will explain the situation to you later on. - Durumu daha sonra size açıklayacağım.

I'll explain the matter to you later on. - Konuyu size daha sonra açıklayacağım.

much later
and

The thief hit me and gave me a black eye and then ran off. - Hırsız bana vurdu ve gözümü morarttı ve daha sonra kaçtı.

You walk on and I will catch up with you later. - Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim.

a later
much more later
daha sonra aramak
call (somebody) back
daha sonra aramak
phone (somebody) back
daha sonra aramak
get back to sb
daha sonra devam et
(Bilgisayar) continue later
daha sonra ekle
(Bilgisayar) add later
daha sonra gönder
(Bilgisayar) send later
daha sonra görüşmek üzere
See you later
daha sonra göster
(Bilgisayar) show me later
daha sonra katılım
(Hukuk) later participation
daha sonra kur
install later
daha sonra tekrar geleceğim
I will come back later
daha sonra yeniden deneyin
(Bilgisayar) retry later
daha sonra yükle
(Bilgisayar) install later
daha sonra ödeyebilir miyim
Can I pay later
hakkını daha sonra kullanabilmek
take a rain check on
hakkını daha sonra kullanma hakkı
rain check
indirimde kalmayan malı daha sonra alabilme hakkı
rain check
Türkçe - Türkçe
(Hukuk) BADEHU
bilahare