O zaman onu görmediğine inanmıyorum.
- I cannot believe you did not see him then.
Özür diledim fakat o zaman bile benimle konuşmadı.
- I apologized, but even then she wouldn't speak to me.
Ben ona daha sonra söylerim.
- I'll tell him so then.
İzlandaca bir cümlenin İngilizce bir çevirisi varsa ve İngilizce cümlenin Svahilice bir çevirisi varsa, daha sonra bu, dolaylı olarak İzlandaca cümle için Svahilice bir çeviri sağlayacaktır.
- If an Icelandic sentence has a translation in English, and the English sentence has a translation in Swahili, then indirectly, this will provide a Swahili translation for the Icelandic sentence.
O zamanlar erkekler şapka takardı.
- Men wore hats back then.
O zamanlar, tüm hesaplamalar elle yapıldı.
- Back then, all the calculations were done by hand.
İzlandaca bir cümlenin İngilizce bir çevirisi varsa ve İngilizce cümlenin Svahilice bir çevirisi varsa, daha sonra bu, dolaylı olarak İzlandaca cümle için Svahilice bir çeviri sağlayacaktır.
- If an Icelandic sentence has a translation in English, and the English sentence has a translation in Swahili, then indirectly, this will provide a Swahili translation for the Icelandic sentence.
Eğer bir yanlış görürsen sonra lütfen düzelt.
- If you see a mistake, then please correct it.
Tanrı dünyamızda yoksa, öyleyse Tanrı'yı kendi ellerimle yaratacağım.
- If God doesn't exist in our world, then I will create God with my own hands.
Oh evet,haklısın.Pekala,bu senin ekonomik olan alışveriş şeklin öyleyse.
- Oh yes, you're right. Well, it's the way you shop that's tight-fisted then.
Eğer bu cümleyi okuyabiliyorsan, o halde okuyabiliyorsundur.
- If you can read this sentence, then you're able to read.
Oraya gitmek istemiyorsanız, o halde biz de oraya gitmeyiz.
- If you don't want to go there, then we won't go there.
Ancak o zaman onun ne demek istediğini anladım.
- Only then did I realize what he meant.
Eğer beni bu şekilde tanımıyor idiysen, kısaca beni tanımamışsın demektir.
- If you didn't know me that way then you simply didn't know me.