a foamy swell caused by a boat passing through water

listen to the pronunciation of a foamy swell caused by a boat passing through water
İngilizce - Türkçe

a foamy swell caused by a boat passing through water teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

wake
{f} uyanmak

Senin uyanmak için en sevdiğin müzik türü hangisi? - What's your favorite kind of music to wake up to?

Ben saat 6.30'da uyanmak zorundayım. - I have to wake up at 6:30.

wake
{f} ölünün başında beklemek
wake
(İnşaat) arkası
wake
(Bilgisayar) uyanma

Uyumaya git, Tom. Yarın sabah erken uyanmalısın. - Go to sleep, Tom. You need to wake up early tomorrow morning.

O uyanır uyanmaz müziği açacağız. - As soon as she wakes up, we'll turn on the music.

wake
kaldırmak
wake
uyanık

Koyu bir fincan kahve uyanık kalmama yardım eder. - A strong cup of coffee helps me wake up.

wake
canlandırmak
wake
uyandırmak

Amacım Tom'u uyandırmak değildi. - I didn't mean to wake Tom up.

Komşularımı uyandırmak istemiyorum. - I don't want to wake my neighbors.

wake
geminin suda bıraktığı iz
wake
harekete geçirmek
wake
sabahlama/iz
wake
{i} rüzgâr çıkması
wake
{f} anlamasını sağlamak
wake
(fiil) uyanmak, canlanmak, körüklemek, sabahlamak, ölünün başında beklemek, uyandırmak, canlandırmak, anlamasını sağlamak, gözünü açmak
wake
{i} dümen rüzgârı
wake
{i} sabahlama
wake
(isim) sabahlama, ölüyü bekleme, yıllık tatil, dümen suyu, gemi izi, dümen rüzgârı, rüzgâr çıkması
İngilizce - İngilizce
wake
a foamy swell caused by a boat passing through water

    Heceleme

    a foa·my swell caused by a boat pass·ing through wa·ter

    Türkçe nasıl söylenir

    ı fōmi swel kôzd bay ı bōt päsîng thru wôtır

    Telaffuz

    /ə ˈfōmē ˈswel ˈkôzd ˈbī ə ˈbōt ˈpasəɴɢ ˈᴛʜro͞o ˈwôtər/ /ə ˈfoʊmiː ˈswɛl ˈkɔːzd ˈbaɪ ə ˈboʊt ˈpæsɪŋ ˈθruː ˈwɔːtɜr/