çapraşık

listen to the pronunciation of çapraşık
Türkçe - Türkçe
Anlaşılması, çözülmesi veya içinden çıkılması güç, karışık, muğlâk
Karışık, dolaşık: "Çapraşık akıntılar birden düz yön aldı."- R. E. Ünaydın
Karışık, dolaşık
Anlaşılması, çözülmesi veya içinden çıkılması güç, karışık, muğlak: "Benimseyemediği çapraşık bir dünyanın bin bir dolabı içinde bunalmış genç bir öğrenciyi hatırlatıyordu."- E. İ. Benice
çapraşık