I dislike Chris because he is very rude and insensitive.
- Chris'i sevmiyorum çünkü o çok kaba ve duyarsız.
Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh?
- Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha?
It exists, but since it's taboo and nobody talks about it, there's no need to give it a name.
- O var, ama bu tabudur ve kimse bahsetmek istemez, çünkü ona bir isim vermeye gerek yoktur.
Yesterday I stayed home, since I had absolutely no desire to go out.
- Dün evde kaldım, çünkü dışarı çıkmak için kesinlikle hiç isteğim yoktu.
I decided to be happy because it's good for my health.
- Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi.
We had to sell the building because for years we operated it in the red.
- Biz binayı satmak zorunda kaldık çünkü onu zararda işlettik.
He lost his position just because he refused to tell a lie.
- Konumunu yitirdi çünkü yalan söylemekten kaçınmıştı.