O bakımdan benim görüşüm sizinkinden farklıdır.
- In that respect, my opinion differs from yours.
Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum.
- I want a jacket shaped like yours.
Seninki gibi aynı gömleği aldım.
- I bought the same shirt as yours.
Kimin evi seninkinin karşısında?
- Whose house is opposite to yours?
Benim görüşüm seninkine benzer.
- My opinion is similar to yours.
Kendini benim yerime koy.
- Put yourself in my place.
O, senin bir arkadaşın mı?
- Is he a friend of yours?
Benim görüşüm seninkine benzer.
- My opinion is similar to yours.
Bizim okulumuz sizinkiyle aynı büyüklükte değildir.
- Our school was not the same size as yours.
Sizinki gibi öyle iyi bir kamera alamam.
- I can't afford such a good camera as yours.
Sanırım bunlar sizinkiler.
- I think these are yours.
Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?
- I need a pencil. Can I use one of yours?
Benim ayakkabılarım seninkilerden daha büyük.
- My shoes are bigger than yours.
Benim zevklerim seninkilerden oldukça farklı.
- My tastes differ greatly from yours.
senin de hayırlı olsun.
Ben dün sizin babanıza rastladım.
- I ran into your dad yesterday.
Ben dün sizin babanıza rastladım.
- I bumped into your dad yesterday.
Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim.
- I'll pay the money for your lunch today.
Bu senin Japonya'ya ilk ziyaretin mi?
- Is this your first visit to Japan?
It’s all yours.
Yours sincerely, Yours faithfully, Yours, Sincerely yours.
This one was created by yours truly.
Please write back soon! Yours truly, Alice.
Not Your Average Travel Guide.
Is this your cat?.
... >>> It's all yours. ...
... So if I were running a start-up like yours, I would ...