Onlar 2000 yıl öncesinden kalma antika bir kase buldular.
- They found an ancient bowl from 2,000 years ago.
Bu antika masa hala kullanımda.
- This ancient table is still in use.
Çok eski bir fener satın aldım.
- I bought an ancient lamp.
Diaoyu adaları çok eski çağlardan beri Çin toprağı olmuştur.
- The Diaoyu Islands have been Chinese territory since ancient times.
O kale eski antik çağda inşa edilmiştir.
- That castle was built in ancient times.
Achilles antik bir Yunan kahramanıydı.
- Achilles was an ancient Greek hero.
Eski olanlarının yanı sıra çağdaş Farsça şiirler batı dünyasında bilinmemektedir.
- Contemporary Persian poems haven’t been known in west world as well as ancient ones.
Eski Yunanlar güneş sistemi hakkında bizim bildiğimiz kadar çok şey biliyorlardı.
- The ancient Greeks knew as much about the solar system as we do.
Babam antik tarihle ilgileniyor.
- My father is interested in ancient history.
... Perhaps it is aspects of the way we treat the poor or the very young or the very old. ...
... that, they're very old. ...