Dayım ona bir hediye verdi.
- My uncle gave him a present.
Dayım bizim için yeni bir TV seti getirdi.
- My uncle brought a new TV set for us.
Amcam bana bir hediye verdi.
- My uncle gave me a present.
Amcam bize yeni bir TV seti getirdi.
- My uncle brought a new TV set for us.
Önümüzdeki ay Bostan'daki eniştemi ziyaret edeceğim.
- I'll visit my uncle in Boston next month.
Halam ve eniştemi ziyaret ettiğimde tekerlekli karyolada uyurdum.
- I used to sleep in a trundle bed when I would visit my aunt and uncle.
Benim amcalarım zaman zaman beni görmeye gelir.
- My uncles come to see me from time to time.
Amcalar, teyzeler, büyükbabalar ve büyükanneler de orada.
- The uncles, aunts, grandads and grandmas are there as well.