to form or grow into one, join, agree

listen to the pronunciation of to form or grow into one, join, agree
İngilizce - Türkçe

to form or grow into one, join, agree teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

unite
birleşmek
unite
{f} birleştirmek

On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler. - In the sixteenth century Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite Mediterranean Sea and Red Sea.

Tom bölmek değil birleştirmek istedi. - Tom wanted to unite not divide.

unite
{f} bağlamak
unite
{f} evlenmek
unite
kavuşturmak
unite
birlikte olmak
unite
(belli bir amaç için) birlikte hareket etmek
unite
birleştir

On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler. - In the sixteenth century Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite Mediterranean Sea and Red Sea.

Savaş Amerikan halkını birleştirdi. - The war had united the American people.

unite
raptetmek
unite
birlikte iş görmek
unite
{f} bitişmek
unite
birleştirmek ittifak ettirmek
unite
{f} evlenmek, nikâhlanmak; evlendirmek
unite
{f} birlik olmak
unite
birleş/birleştir
unite
{f} kaynaşmak
İngilizce - İngilizce
{v} unite
to form or grow into one, join, agree