Kendinize dikkat çekmek için bir şey yapmayın.
- Don't do anything to attract attention to yourself.
Ben dikkat çekmek istemiyordum.
- I did not want to attract attention.
Onun kız yeğeni çekici ve yaşına göre olgundur.
- His niece is attractive and mature for her age.
Jon, Tom'dan çok daha çekicidir.
- Jon is far more attractive than Tom.
Senin önerin çok cazip ama onun hakkında düşünmek zorunda kalacağız.
- Your offer is very attractive, but we will have to think about it.
Senin için cazip bir teklifim var.
- I've got an attractive proposition for you.
Sanırım o, alımlı ve çekici.
- I think she is charming and attractive.
Mary çok cazibeli bir kadın.
- Mary is a very attractive woman.
Bu saray bizim şehirde en ünlü ve en iyi takdir edilen cazibesidir.
- This palace is the most famous and best appreciated attraction in our city.
Advertising is designed to attract customers.
His big smile and brown eyes instantly attracted me.
... been able to attract so far. ...
... starting to attract the interest of some big names and ...