there's a lot of sense in that

listen to the pronunciation of there's a lot of sense in that
İngilizce - Türkçe

there's a lot of sense in that teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

a lot of
birçok

Yolda birçok hayvan gördü. - She saw a lot of animals on the road.

354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı. - Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.

a lot of
sürüsüne bereket
a lot of
bini bir paraya
a lot of
bir dünya
a lot of
külli
a lot of
çok

Japonya, çok fazla kâğıt tüketmektedir. - Japan consumes a lot of paper.

Açılış törenine çok misafir davet etmeyi planlıyorum. - I plan to invite a lot of guests to the opening ceremony.

a lot of
niçe-niçe
a lot of
kârlı
a lot of
bir çok

Son zamanlarda, uzaktan eğitim hakkında bir çok konuşma vardı. - Recently, there's been a lot of talk about distance education.

Bu kitabı iyi biliyor gibisin; Kitaptan bir çok alıntı yapıyorsun. - You seem to know this book very well; you use a lot of quotations from it.

a lot of
çok/pek çok (şey): She bought a lot of books. Çok kitap aldı
İngilizce - İngilizce

there's a lot of sense in that teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

İlgili Terimler

A lot of
gobs of

He wants to make gobs of money selling cassettes.

a lot of
very much, very many
there's a lot of sense in that

    Heceleme

    there's a Lot of sense in that

    Türkçe nasıl söylenir

    dherz ı lôt ıv sens în dhıt

    Telaffuz

    /ˈᴛʜerz ə ˈlôt əv ˈsens ən ᴛʜət/ /ˈðɛrz ə ˈlɔːt əv ˈsɛns ɪn ðət/