Bilinenler bilinmeyenlerden ayrılmalı.
- The known must be separated from the unknown.
Bilinen bir hata bilinmeyen bir gerçekten daha iyidir.
- A known mistake is better than an unknown truth.
Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Madonna Japonya'da her lise öğrencisi tarafından bilinmektedir.
- Madonna is known to every high school student in Japan.
Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir.
- His name is known to everyone in this town.
Bir sosyete moda toplumda iyi tanınan ve sosyal faaliyetlere ve eğlenceye düşkün bir kişidir.
- A socialite is a person who is well known in fashionable society and is fond of social activities and entertainment.
Sony tüm dünyada tanınan bir markadır.
- Sony is a brand known around the world.
O hem Japonya'da hem de Amerika'da iyi tanınmaktadır.
- She is well known both in Japan and in America.
Tanınmak istemiyorum.
- I don't want to be known.
San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür.
- San Francisco is known for its fog and its hills among other things.
Firma, yüksek kaliteli ürünleriyle bilinmektedir.
- The firm is known for its high-quality products.
Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir.
- His name is known to everyone in this town.
O bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
- She's well known as a singer.
O, ülkemizde iyi tanınmıştır.
- He is well known in our country.
... relies on a little-known secret of our home planet. ...
... lt's a little-known fact that although horses first evolved in the Americas, ...