Bay Johnson, adeta, yürüyen bir sözlüktür.
 - Mr Johnson is, as it were, a walking dictionary.
Köpeği ile yürüyen küçük bir çocuk var.
 - There is a little boy walking with his dog.
Yürüyüş egzersizin sağlıklı bir şeklidir.
 - Walking is a healthy form of exercise.
Yürüyüş mükemmel bir egzersizdir.
 - Walking is an excellent exercise.
O uzun mesafe yürümeye alışkın.
 - He is used to walking long distances.
O yalnız yürümeyi sever.
 - She likes walking alone.
Yürümek iyi egzersizdir.
 - Walking is good exercise.
İstasyondan yürüyerek eve gitmek sadece beş dakika.
 - Walking from the station to the house takes only five minutes.
O tabiri caizse ayaklı bir ansiklopedidir.
 - He's what they call a walking encyclopedia.
Ona ayaklı sözlük derler.
 - He is called a walking dictionary.