that which is resolved or determined; a settled purpose; determination

listen to the pronunciation of that which is resolved or determined; a settled purpose; determination
İngilizce - Türkçe

that which is resolved or determined; a settled purpose; determination teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

resolution
azim
resolution
{i} niyet
resolution
resmi karar
resolution
eritme
resolution
(Tıp) rezolüsyon
resolution
çözülme
resolution
yasa tasarısı
resolution
çözünme
resolution
önerge

Sulandırılmış bir uzlaşma önergesi hiç yoktan daha iyidir. - A watered down compromise resolution is better than none at all.

resolution
(Avrupa Birliği) ilke kararı
resolution
{i} teklif, önerge
resolution
{i} karar

Yeni bir yol inşa edilmesi kararı kabul edildi. - The resolution that a new road be built was passed.

O her gün günlüğünü yazmaya karar verdi. - He made a resolution to write in his diary every day.

resolution
{i} kararlılık, azim
resolution
karar/çözüm/kararlılık
resolution
{i} çözüm

Sorunun çözümü beklediğimizden daha zordu. - A resolution to the problem was more difficult than we anticipated.

Problemin çözümü elinizin altındaydı. - The resolution to the problem was close at hand.

resolution
{i} ayırma
resolution
{i} iltihabın iyileşmesi
resolution
{i} çözülüm [müz.]
İngilizce - İngilizce
resolution
that which is resolved or determined; a settled purpose; determination