tarayıcı

listen to the pronunciation of tarayıcı
Türkçe - İngilizce
scanner

Full body scanners were installed at the airport. - Havaalanına tam beden tarayıcıları kuruldu.

There are full body scanners at this airport. - Bu havaalanında tam vücut tarayıcıları vardır.

scanning; scanner
sweep
comp. scanner, optical scanner; optical character reader
browser

Which browser are you using? - Hangi tarayıcıyı kullanıyorsun?

What browser are you using? - Hangi tarayıcıyı kullanıyorsun?

(Askeri) dredger
comber
tarayıcı benek
scanning spot
tarayıcı demet
scanning beam
tarayıcı tüp
dissector tube
mayın tarayıcı
sweeper
internet tarayıcı
internet browser
tarayıcılar
scanners
bilinmeyen tarayıcı
(Bilgisayar) unknown scanner
disk tarayıcı
disk scanner
görüntü tarayıcı
image dissector
keten tarağıyla tarayıcı
hackler
kızıl ötesi tarayıcı
(Askeri) infra-red line scanning device
nesne tarayıcı
(Bilgisayar) object browser
optik tarayıcı
optical viewfinder
optik tarayıcı
optical scanner
çıkarma gemisi,tank; lazer nokta tarayıcı; tank çıkarma gemisi
(Askeri) landing ship,tank; laser spot tracker; tank landing ship
Türkçe - Türkçe
(Teknoloji) web tarayıcı yada internet tarayıcı olarak da anılır. İngilizcesi internet browser yada web browser. İnternette dolaşmayı ve internet siterine erişmeyi sağlayan program. En popüler tarayıcılar: İnternet Explorer, Firefox, Opera, Safari ve Google Chrome

Bugün seslisözlükte kelime dinlemek istediğimde tarayıcımın FLASH eklentisi olması gerektiği mesajını aldım.

Kâğıt üzerindeki simgeleri (resim, yazı vb.ni) tanıyıp bilgisayar ortamına aktaran araç
TARAYICI
Kâğıt üzerindeki resim, yazı vb. simgeleri tanıyıp bilgisayar ortamına aktaran araç
TARAYICI
Derleme ve araştırma yapmak için bir yayını dikkatle gözden geçiren veya gerekli kelime, cümle ve yazıları tespit eden kimse
tarayıcı