I've brought you a little something.
- Sana küçük bir şey getirdim.
I will give you this book.
- Bu kitabı sana vereceğim.
If I had wings, I would fly to you.
- Kanatlarım olsa, sana uçarım.
If I were a bird, I would have been able to fly to you.
- Bir kuş olsam, sana uçabilirim.
We cannot thank you too much for your help.
- Yardımın için sana çok fazla teşekkür edemeyiz.
My love for you won't let me tell you everything. Some things are better left unsaid.
- Sana olan aşkım sana her şeyi söylememe izin vermeyecek. Bazı şeyler söylenmemiş olarak bırakılsa iyi olur.
Twice and thrice had I loved thee before I knew thy face or name.
- Adını öğrenmeden ve yüzünü görmeden önceleri de sana âşıktım.