ortaya çık

listen to the pronunciation of ortaya çık
Турецкий язык - Английский Язык
come out

Dreams always come out differently. - Hayaller her zaman farklı olarak ortaya çıkıyor.

However long you try to hide it, the lies will come out anyway. - Ne kadar saklamaya çalışırsan çalış, yalanlar her zaman ortaya çıkar.

{f} surfacing
arisen

This question has often arisen. - Bu soru sık sık ortaya çıktı.

Some unexpected difficulties have arisen. - Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı.

arose

This tradition arose in China. - Bu gelenek Çin'de ortaya çıkmıştır.

Then arose the question of where we were to get the necessary machinery. - Sonra gerekli makineyi nereden alacağımız sorunu ortaya çıktı.

arise

Trade friction might arise between the two nations at any moment. - İki ülke arasında her an bir ticari sürtünme ortaya çıkabilir.

How did this misunderstanding ever arise? - Bu yanlış anlama nasıl ortaya çıktı?