As long as you are with him, you can't be happy.
- Onunla beraber olduğun sürece mutlu olamazsın.
I'm happy to see you.
- Seni gördüğüme mutluyum.
I saw a joyful smile on his face.
- Onun yüzünde mutlu bir gülümseme gördüm.
I just want to wish you a merry Christmas.
- Ben sadece sana mutlu bir Noel dilemek istiyorum.
Merry Christmas and a happy New Year to everyone.
- Herkese Mutlu Noeller ve mutlu bir Yeni Yıl.
Tom couldn't be happier.
- Tom daha mutlu olamazdı.
She's much happier than him.
- O ondan çok daha mutludur.
I'm glad to hear that she is unmarried.
- Onun bekar olduğunu duymaktan dolayı mutluyum.
I will be glad to help you.
- Ben size yardımcı olmaktan mutlu olurum.
I am delighted at your success.
- Ben başarınızdan mutluluk duyuyorum.
They were delighted at the good news.
- İyi habere mutlu oldular.
You look happy, so bright and early.
- Mutlu, çok parlak ve erken görünüyorsun.
You don't need much to be blissfully happy.
- Keyifli bir şekilde mutlu olmak için çok fazla şeye ihtiyacın yok.
Tom is blissfully happy.
- Tom keyifli şekilde mutlu.
Tom was stunned, but elated.
- Tom sersemlemiş ama mutluydu.
I think Tom is contented.
- Tom'un mutlu olduğunu düşünüyorum.
It is true that he is poor, but he is contented.
- Fakir biri olduğu doğrudur, ama o mutludur.
They were delighted at the good news.
- İyi habere mutlu oldular.
I am delighted at your success.
- Ben başarınızdan mutluluk duyuyorum.
Tom seemed contented.
- Tom mutlu görünüyordu.
I think Tom is contented.
- Tom'un mutlu olduğunu düşünüyorum.
We wish you a Merry Christmas and a Happy New Year.
- Size Mutlu Noeller ve Mutlu Yıllar dileriz.
I wish you all a Happy New Year.
- Hepinize Mutlu Yıllar dilerim.
I know you want to be happy.
- Mutlu olmak istediğini biliyorum.
To be happy, you should spend time with someone you love.
- Mutlu olmak için, sevdiğin biriyle vakit harcamalısın.
He did everything to become happy.
- O mutlu olmak için her şeyi yaptı.
My goal is to become happy.
- Amacım mutlu olmaktır.
The girl is reading happily.
- Kız mutlu bir şekilde okuyor.
The girl is happily reading.
- Kız mutlu bir şekilde okuyor.
He is rather hard to please.
- Onu mutlu etmek oldukça zordur.
He is far from being happy.
- O, mutlu olmaktan uzaktır.
To be happy, you should spend time with someone you love.
- Mutlu olmak için, sevdiğin biriyle vakit harcamalısın.
Happy birthday to you! Happy birthday to you! Happy birthday, dear Mary! Happy birthday to you!
- Doğum günün kutlu olsun! Doğum günün kutlu olsun! Mutlu yıllar, sevgili Mary! Doğum günün kutlu olsun!
Happy birthday, Shishir!
- Mutlu yıllar Shishir!
Hello girls. Hello Tom, and happy birthday too!
- Merhaba kızlar. Merhaba Tom ve aynı zamanda mutlu yıllar!
Men do not exist in this world to become rich, but to become happy.
- Bu dünyada erkekler zengin olmak için değil, mutlu olmak için var olurlar.
He did everything to become happy.
- O mutlu olmak için her şeyi yaptı.
I know you want to be happy.
- Mutlu olmak istediğini biliyorum.
Tom certainly has a lot to be happy about.
- Tom'un mutlu olmak için kesinlikle çok şeyi var.
Merry Christmas to you and your family.
- Sana ve ailene mutlu Noeller.
I wish you all a merry Christmas and a happy new year.
- Hepinize Mutlu Noeller ve mutlu bir yeni yıl diliyorum.
During happy hour, all drinks are half price.
- Mutlu saat boyunca bütün içkiler yarı fiyatına.
I don't want to miss happy hour.
- Mutlu saati kaçırmak istemiyorum.
People like a happy ending.
- İnsanlar mutlu sonu sever.
I like books which have happy endings.
- Mutlu sonları olan kitapları severim.
What time are you the happiest?
- Ne zaman en mutlusun?
Do you think your schooldays are the happiest days of your life?
- Okul günlerinizin hayatınızın en mutlu günleri olduğunu düşünüyor musunuz?