Uçak kötü hava yüzünden geç kaldı.
- The plane was late due to bad weather.
Bu başarısızlık sizin hatanız yüzünden.
- This failure is due to your mistake.
Annem hastalığı nedeniyle 3 gün uyumadı.
- My mother hasn't slept in 3 days due to her illness.
Yağmur nedeniyle onların gezisi ertelendi.
- Their trip has been cancelled due to rain.
Claude; sınıfımda klorofil dolayısıyla yeşil tenli olan ototrofik bir çocuk, ayın ormanlaşmasını hayal ediyor.
- Claude, an autotropic boy in my class whose skin is green due to chlorophyll, dreams of foresting the moon.
Dün Japonya'da bir sürü bina deprem dolayısıyla yıkıldı.
- A lot of buildings collapsed in Japan due to the earthquake yesterday.
Onun başarısı çoğunlukla iyi şansa bağlıydı.
- His success was mostly due to good luck.
Rising unemployment due to the economic downturn is spreading.
... due to disappear sunday due to emotions and this activity ...
... why we have room(?) right now. All of it due to the simple observation that a wire ...