Tom hâlâ iş başında olmalı.
- Tom should still be at work.
Tom ve Mary her ikisi de iş başında.
- Tom and Mary are both at work.
Tom'u çalışırken gördüm.
- I've seen Tom at work.
Tom bugün çalışırken kendini incitti.
- Tom injured himself at work today.
Dün gece fazla uyuyamadım bu yüzden bütün gün işte uyukluyordum.
- I didn't get much sleep last night so I was nodding off all day at work.
Evde mi yoksa işte mi daha fazla zaman harcarsın?
- Do you spend more time at home or at work?
Polis o gün nöbetçiydi.
- The policeman was on duty on that day.
Şimdi görev başında olmam gerekiyor.
- I'm supposed to be on duty now.
Polislerin görev başında içmelerine izin verilmez.
- The police aren't allowed to drink on duty.
Güvenlik görevlisi gece boyunca görevdeydi.
- The guard was on duty all night.
Polis memuru görevde.
- The policeman is on duty.
Görevli cankurtaran yok.
- There's no lifeguard on duty.
Görevli memur arkasından yaşlı bir adamın geldiğini hissetti.
- The police officer on duty sensed an elderly man coming up behind him.
Don't interrupt me while I'm at work on my housing project.
He's not at home at the moment, he's at work.
... BUT DIETS JUST DON'T SEEM TO WORK FOR ME. ...
... I work for National Law University, Delhi. ...