Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
- Was Ms. Kato your teacher last year?
Babası geçen sene ölmüş.
- His father died last year.
Geçen yıl Londra'ya gittik.
- We went to London last year.
İki yılda ilk kez bir film izledim.
- I saw a movie for the first time in two years.
On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.
- I learned to play guitar when I was ten years old.
Babam yakında kırk yaşında olacak.
- My father will soon be forty years old.
Japonya bu yıl her zamankinden daha çok araba üretti.
- Japan has produced more cars than ever this year.
Böyle bir mikrodalga fırınla, her zaman Yılbaşı gecesidir!
- With a microwave oven like this, it's always New Year's Eve!
Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
- The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
On yıl uzun bir zamandır.
- Ten years is a long time.
İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
- If it's not from Scotland and it hasn't been aged at least twelve years, then it isn't whisky.
İlk birkaç yıl zordu.
- The first few years were difficult.
Tayfunlar her yıl zarara yol açar.
- Typhoons bring about damage every year.