Tom did a very foolish thing.
- Tom çok aptalca bir şey yaptı.
It's foolish taking a taxi when you can easily walk to the station.
- İstasyona kolayca yürüyebilirken bir taksiye binmek aptalca.
That's the stupidest thing I've ever said.
- Bu şimdiye kadar söylediğim en aptalca şey.
When I tried to speak to her, I always found myself too shy to do more than stammer or say something stupid.
- Onunla konuşmaya çalıştığımda, ben her zaman kekelemekten ya da aptalca bir şey yapmaktan daha fazlasını yapamayacak kadar kendimi çok utangaç buldum.
Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.
- Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi.
He often asks silly questions.
- O, sık sık aptalca sorular sorar.
It's so stupidly easy.
- Bu çok aptalca kolay.
We're not going to do anything crazy.
- Aptalca bir şey yapmayacağız.
It would be crazy to do that.
- Onu yapmak aptalca olurdu.
It's the most idiotic thing I've seen in my life.
- Bu, hayatımda gördüğüm en aptalca şey.
Internet comments are generally idiotic.
- İnternet yorumları genellikle aptalca.
She behaved quite foolishly.
- O, oldukça aptalca davrandı.
Tom behaved quite foolishly.
- Tom çok aptalca davrandı.