Birkaç yıl önce Romanya'yı gördüm.
- I visited Romania a few years ago.
Aç olamazsın. Birkaç dakika önce abur cubur yedin.
- You can't be hungry. You had a snack a few minutes ago.
Tom bir kaç kere başını salladı.
- Tom nodded his head a few times.
Biz neredeyse bir kaçkez yakalandık.
- We almost got caught a few times.
Birkaç kitap var ama onlarda bazı baskı hataları var.
- There are a few books, but they have some misprints.
Go büyük ihtimalle benim ülkemdeki en popüler Japon oyunu olsa da o bile bazı üniversite öğrencileri dışında pek bilinmiyor.
- Although Go is probably the most popular Japanese game in my country, at most only a few university students know it.
Çok az sayıda İngilizce kitabım var.
- I have very few books in English.
Çok az sayıda samimi arkadaşı var.
- She has very few close friends.
... very, very few African-American students, in some, there might have been no African-American ...
... But there were very few actual creative content creators back ...