nxt

listen to the pronunciation of nxt
İngilizce - Türkçe

nxt teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

next
{s} sonraki

İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı. - The fire had spread to the next building before the firemen came.

Sonraki tren ne zaman ayrılacak? - What time does the next train leave?

next
{s} ertesi

Bir saat aldım ve ertesi gün onu kaybettim. - I bought a watch and I lost it the next day.

Ertesi gün geminin enkazı kıyıda hulundu. - The next day the wreck of the ship was discovered on the shore.

next
bundan sonraki

Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak. - Prince Charles will be the next British king.

Bundan sonraki cadde nedir? - What is the next street after this?

next
en bitişik
next
{f} sonra

Sonraki durakta trenden ineceğim. - I'm getting off the train at the next stop.

Daha sonra ne oldu bilmiyorum. - What happened next, I don't know.

next
bundan sonra

Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak. - Prince Charles will be the next British king.

Bundan sonra ne olacağını biliyorum. - I know what happens next.

next
önümüzdeki

Önümüzdeki cuma onu göreceğim. - I'll see him next Friday.

Bu dergiye göre, en sevdiğim aktris önümüzdeki ilkbahar bir caz müzisyeniyle evlenecek. - According to this magazine, my favorite actress will marry a jazz musician next spring.

next
yanı başındaki
next
bitişik komşu

Bitişik komşunun misafiri çok hurma yiyen bir misafirdir. - The next-door neighbour's guest is a guest who eats lots of persimmons.

O bizim bitişik komşumuz. - He is our next door neighbor.

next
daha sonra

Onun daha sonra yaptığı benim için oldukça sürprizdi. - What he did next was quite a surprise to me.

Daha sonra ne oldu bilmiyorum. - What happened next, I don't know.

next
next door yanındaki ev
next
adv.sonra: adj.sonraki,sonraki
next
(zarf) daha sonra, bir sonra, ardından
next
ondan sonra
next
{s} ertesi: the next day ertesi gün
next
en yakın
next
hemen hemen
next
yanında

Onun yanında, ben bizim sınıfta en hızlı koşucuyum. - Next to him, I'm the fastest runner in our class.

Evimin yanında birkaç dükkân var. - There are a few shops next to my house.

next
yanına

O, otobüste onun yanına oturdu. - She sat next to him on the bus.

Tom Mary'nin yanına oturdu. - Tom sat next to Mary.

next
{s} bitişik

Tom bitişik odadan bazı sesler duyduğunu söyledi. - Tom thought he heard some voices in the next room.

Tom bitişikte yaşayan adamla geçinemiyor. - Tom doesn't get along with the man who lives next door.

İngilizce - İngilizce
next