Tom tüm yaşamı boyunca bekar kaldı.
- Tom remained single all his life.
Tom ve Mary her ikisi de hâlâ bekar.
- Tom and Mary are both still single.
Tek bir kelime bile etmeden ayrıldı.
- She left without saying even a single word.
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.
Bekar olmak onu sadece diğer bekarlarla yapabileceğin anlamına gelir.
- Being celibate means that you may only do it with other celibates.
Tanrı, dünyayı gerçekten tek bir günde mi yarattı?
- Did God really create the earth in a single day?
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.
Bekar olmak onu sadece diğer bekarlarla yapabileceğin anlamına gelir.
- Being celibate means that you may only do it with other celibates.
Tanrı, dünyayı gerçekten tek bir günde mi yarattı?
- Did God really create the earth in a single day?
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.