Büyücünün hileleri bizi şaşırttı.
- The magician's tricks surprised us.
Her lamba büyülü değildir.
- Not every lamp is magic.
Gerçek bir canlı sihirbazlık gösterisi izlemek ister misin?
- Do you wanna see a real live magic show?
Sihirbazlık, batıl itikadı paraya çevirme sanatıdır.
- Magic is the art of changing superstition into money.
Kız, sihir gibi kayboldu.
- The girl vanished like magic.
Keşke sihir kullanabilsem.
- I wish I could use magic.
Onu öpmek büyülü, unutulmaz bir andı.
- Kissing her was a magical, unforgettable moment.
Japon folklöründe, bakenekolar büyülü güçleri olan kedilerdir.
- In Japanese folklore, bakeneko are cats with magical powers.
Pek çok eğlenceli sihirli hileler bilir.
- He knows many amusing magic tricks.
Geçmişte insanlar sihirli güçler kazanmak için kendilerini şeytana satarlardı. Şimdilerde bu güçleri bilimden kazanıyorlar ve kendilerini şeytanlaşmak zorunda buluyorlar.
- In former days, men sold themselves to the Devil to acquire magical powers. Nowadays they acquire those powers from science, and find themselves compelled to become devils.
movie magic.
Magic makes the light go on.
a magic wand; a magic dragon.