lokma lokma

listen to the pronunciation of lokma lokma
Türkçe - İngilizce
Türkçe - Türkçe
Lokmalar durumunda, lokma biçiminde bölünmüş olarak
lokma
Yemek
lokma
Genellikle haksız olarak ele geçirilen mal veya para
lokma
Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum
lokma
Genellikle haksız olarak ele geçirilen mal veya para: "Bu lokma sizin için çok büyüktür; boğazınızdan geçmez, yutamayacaksınız ve boğulacaksınız."- P. Safa
lokma
Türlü kalınlıktaki cıvataları, boşluğuna geçirip sökmeye veya sıkıştırmaya yarayan metalden alet
lokma
Yemek: "Bu akşam lokmayı beraber yeriz, tanışmış olursunuz."- T. Buğra
lokma
Lokma tatlısı
lokma
Zincirin baklalarının ortasına takviye için konmuş parça
lokma
Bir tür hamur tatlısı
lokma
Mayalı hamuru yuvarlak lokmalar durumunda kızgın yağa döküp kızarttıktan sonra şerbete atarak yapılan bir tatlı
lokma
Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum: "Öbür yemeklerden bile ağzına bir lokma koyamadı."- Ö. Seyfettin
lokma anahtar
Altı veya sekiz köşeli, vidaları sökmeye yarayan alet
lokma başlığı
Lokmaların takıldığı parça
lokma etmek
yemek yemek
lokma etmek
Yemek
lokma göz
Dışarı fırlamış göz, patlak göz
lokma gözlü
Fırlak, patlak gözlü
lokma tatlısı
Mayalı hamuru küçük yuvarlak lokmalar durumunda kızgın yağa döküp kızarttıktan sonra şerbete atarak yapılan bir tatlı, lokma
lokma lokma