keyfi̇yet

listen to the pronunciation of keyfi̇yet
Türkçe - Türkçe
(Hukuk) İş, durum, mesele, husus, nitelik, bir şeyin iyi veya kötü olması durumu
keyfiyet
Durum
keyfiyet
Nitelik
keyfiyet
(Osmanlı Dönemi) durum, esas, içyüz, bir şeyin nasıl olduğu ciheti, kalite
keyfiyet
Nitelik: "Cenap Şehabeddin Bey şiiri nazımdan ayrı bir keyfiyet telakki ediyor."- Y. K. Beyatlı
keyfiyet
Durum: "Böyle bir keyfiyet vukuunda, akibetiniz mutlaka ölüm olacaktır."- A. İlhan
keyfi̇yet